Kayıtlar

sağlık etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Kayıp

Resim
  Geçenlerde doğru görünenin her zaman doğru olmadığını çok acı bir şekilde öğrendim: Hali vakti yerinde, kilolu, neşeli, yaşlıca bir hanım bundan bir süre önce ilk kez muayene olmak için başvurdu. Şimdiye kadar hep özel hastanelerde ve meşhur doktorlara muayene olmuş olmasına karşın yaptığım muayene ve tahliller neticesinde kontrolsüz şeker hastalığı ve farkında olmadığı koroner kalp hastalığı teşhis ettim. Kendisine perhizin önemini anlattım, şeker ve koroner hastalığı için gerekli ilaçları verdim. ‘Neden beni bugüne kadar tedavi eden doktorum kalp hastalığım için tedavi vermedi?’ diye sordu, ‘Her yiğidin bir yoğurt yiyişi olduğunu, o meslektaşımın da mutlaka bir bildiği olduğunu ancak benim bilgilerime göre durumunun bu tedaviyi gerektirdiğini' söyledim. Bu arada epeyce sohbet ettik, çocukluğu ile ilgili çok güzel hikayeler anlattı. Bir hafta sonra şeker hastalığı kontrol altına alınınca anjiografi için Kardiyoloji'ye yönlendirdim. Oradan acil anjiografi istenince tekrar ...

zavallı telefon

Resim
Bugün eşinin sinirliliğinden yakınan bir hanım kocasını muayeneye getirdi. Kadından dışarı çıkmasını rica ettikten sonra gençliğinde epey yapılı olduğu belli olan adama ne yakınması olduğunu sordum. "Doktor Bey benim işim çok stresli, bende de düzgün yapılmayan işe tahammül yok. Bir anda sinirleniyor, bağırıyor, elimdeki cep telefonunu fırlatıp kırıyorum" dedi "Kaç telefon kırdınız şimdiye kadar?" diye sordum "Ohoo, yüzü geçmiştir" dedi "Telefonları toptan mı alıyorsunuz?" diye sordum "Hayır çocuğu gönderiyorum, aşağıda telefoncu var, bir tane alıp geliyor " dedi "İkinci el mi?" dedim "Yok başkasının kullandığı telefonu kullanamam" dedi "Özellikle ucuz modelleri mi seçiyorsunuz?" dedim "Artık ne getirirlerse... Öyle ucuzuna da bakmıyorum" dedi "Cep telefonu çıkmadan önce ne yapıyordunuz?" diye sordum Masamın üstündeki telefonu işaret ederek; "Bu telefonları patlatıyordum. Hala...

evde sabun yapımı

Resim
Haftasonu katıldığım ROCK-A festivalinin sosyal etkinlikler bölümünde hep merak ettiğim evde sabun yapımını öğrendim. Dutlar Ekoköyü ' nden gelen bir katılımcının anlattığına göre sabun yapmak için öncelikle Potasyum hidroksit içeren kostikli su elde etmek gerekiyormuş. Bunun evde yapımı için bir miktar odun külünü (kömürünü değil) suyun içinde mümkün olduğunca uzun süre bekletip süzdükten sonra kalan suyu buharlaştırarak (ocakta veya ekolojik yöntem tercih edilirse güneşin altında) oldukça derişik bir bazik sıvı elde edecekmişiz.. Daha sonra zeytinyağını kaynatıp içine bu hazırladığımız kül suyundan azar azar ilave ederek pelte kıvamına gelince önceden hazırladığımız kalıplara dökerek soğumaya bırakacak, bir gün kadar soğuyan sabun kalıplar halinde parçaladıktan sonra sabun tozu ve sıvı sabun yapımı için rendeleyerek çamaşır-bulaşık makinesinde toz halinde kullanılırken, sıvı sabun yapmak için yine küllü suyun içinde bir gün kadar bırakacakmışız. Gösterdikleri örnekler de ge...

çıkıkçı

Resim
Bel fıtığı nedeniyle bir beyin cerrahının ameliyat olmasını, bir diğerinin de olmamasını önerdiği bir hastam bana danışınca kendisini güvendiğim bir kayropraktik uzmanına yönlendirmiştim. Bugün kontrol için geldiğinde nasıl olduğunu sordum. Utanarak , "Gönderdiğiniz merkezde 2 hafta sonrasına randevu verdiler. Ben de arkadaşlarımdan methini duyduğum Alaşehir'deki birine gittim. Adam bana bir masaj yaptı, şimdi çok iyiyim. Kontrol filmlerini gören cerrah da fıtığın içeri giridğine hayret etti, filmleri alıkoydu" dedi "Nasıl masaj yaptı?" diye sordum "Şimdi bu adamın yeri sanayi sitesinde traktör tamircisi. Önceden randevu aldık, ben 46. sıradaydım. 100 kişi bakıyormuş günde! Beni masaya yatırdı, elleriyle yoklayıp fıtıkların yerini tek tek saydı. Sonra yağladı, çekti, bacağımı kıvırdı, canım epeyce yandı. Bitince kalk şimdi 1 saat dolaş oturma sakın dedi. O anda birşey farketmedim ama o günden beri bacağımdaki ağırlık ve ağrı kalmadı" dedi ...

okul kantini

Resim
Bugün okul kantini işleten bir kişi sağlık raporu almak için başvurdu. "Okul kantinlerinde satılması yasak olan bir şey var mı?" diye sordum "Bir ara asitli içecekler yasaklanacak deniyordu ama birşey çıkmadı. Şimdi sadece Tarım ve Köy İşleri bakanlığından onaysız gıda maddelerinin satışı yasak, mutlaka onaylı olması lazım" dedi "Bunların satışı zaten heryerde yasak değil mi?" ddedim "Evet denetimlerde yakalanırsa hem senin, hem firmanın başı yanar" dedi "Fiyatları okul idaresi mi belirliyor?" dedim "Hayır kantincilerin derneği var, onlar belirliyor, ama o bile yüksek kalıyor. Derneğin hamburgere verdiği fiyat 2.25 lira, biz 1.75'e satıyoruz." dedi "Ucuz değil mi 1.75?"dedim "Tavuk etli köfte koysan daha ucuza da satılır. Biz Pınar'ın dana köftesini kullanıyoruz. Zaten çocukların harçlığı daha pahalısına yetmiyor ki..." dedi Gıda işletmelerinde çalışanların sağlık raporları için gerekli tahlilleri y...

SÜT SAVAŞLARI

Resim
Bugün mesai bitimine yakın saçları ıslak bir öğretmen tahlil sonuçlarını göstermek için uğradı. Hayretle "Dışarda yağmur mu yağıyor?" diye sordum "Hayır bugün bahçe nöbetçisiydim de. Öğrencilerin süt kavgasının ortasında kaldım, üstüm başım battı, eve uğrayıp duş almak zorunda kaldım" dedi "Süt kavgası mı?" dedim "Belediye düşük gelirli semtlerdeki 100 okulda öğrencilere hergün süt dağıtıyor. Bir gün ufak kutuda, bir gün litrelik. Öğrenciler de sütü alınca birbirlerine fışkırtarak oyun oynuyorlar" dedi "İçen yok mu hiç?" diye sordum "Küçük sınıflarda bazıları içiyor, ama büyük sınıflar hiç içmiyor. Sütler de kaliteli, SEK'in kutuda pastorize sütleri. Bazıları da dondurmacıya götürüp bir külah dondurma ile değiştiriyorlar" dedi "Müdürünüz ne diyor bu işe?" diye sordum "Biz 'Söyleyelim göndermesinler' diyoruz, ama o 'Karışmayın, bir kişi bile içse kardır' diyor" dedi

köpek kısırlaştıma

Resim
Bugün işe başlamak için rapor almaya gelen bir veterinere daha önce nerede çalıştığını sordum. "Bir belediyeye ait hayvan barınağında çalışıyordum" dedi "Ne yapıyordunuz orada, aşılama falan mı?" diye sordum "Kısırlaştırma yapıyorduk. Her gün en az 3-4 tane yapıyorduk" dedi "Nasıl yapıyorsunuz, tüplerini mi bağlıyorsunuz?" diye sordum "Hayır karın operasyonuyla rahim ve yumurtalıkları tamamen alıyoruz" dedi "Neden tüpleri bağlamıyorsunuz? Rahim ve yumurtalıkları almak hem hayvanlara eziyet, hem de daha büyük komplikasyona davetiye olmuyor mu?" diye sordum "Haklısınız, ben de önerdim ama nedense kabul etmediler. Ne derlerse onu yapmak zorundasın" dedi "Başıboş köpeklerin uyutulduğu oluyor mu?" diye sordum "Resmen değil ama bazen psikolojisi çok bozuk hayvanlar oluyor. Diğerlerine saldırıyor parçalıyor, onlara uygulanıyor" dedi Selçuk Belediyesinin veterinerlik çalışmaları ile ilgili fotoğrafı...

dişçi berberler

Resim
Geçen hafta böbrek ağrısı ile başvuran bir hasta bugün tahlillerini almaya geldiğinde ağrısının nasıl olduğunu sordum "Doktoru görünce kendiliğinden geçti. Eskiden de dişimiz ağrırdı, berberi görünce anında geçerdi" dedi "Dişlerinizi berber mi tedavi ediyordu?" diye sordum "Tabi, ben köylük yerdenim. O zamanlar, bundan 50 yıl önce dişçi nerdee. Dişi ağrıyan köyün berberinin önünde sıraya girerdi." dedi "Çekmekten başka bir tedavi uygular mıydı?" diye sordum "Yok, kerpetenle tutup çeker, kanayan yere de ufak ilçasız bir pamuk koyar, tamam!" dedi "Kökü çıkartamazsa ne yapıyordunuz?" dedim "O zaman şehre gidince diş doktoruna gideceksin. O zaman doktor vizitesi 3 lira. Kim bulacak o kadar parayı. Berber bir çay parasına çekerdi. Çay da, saç traşı da, diş çekme de beş kuruştu. Sakal traşı 2,5 kuruştu" dedi "Berber de pek ucuzmuş" dedim "Berber dediğim öyle lisanslı, usta biri değil ki, köyde o işi kendi...

doktor

Resim
Bugün daha önce de muayene ve sohbet ettiğim 90 yaşına yaklaşmış bir meslektaşım daha önceki sohbetlerimizden benim kadar hoşlanmış olacak ki ilaçlarını yazdırırken "Esas hikayemi anlatmayı unutmuşum" dedi "Buyrun dinliyorum" dedim "Güneydoğu'da bir ilçede çalışıyorduk. Yeni bir kaymakam geldi. Sanıyorum 1954 sayımıydı, bana nüfus sayımında görev yazılması talimatı vermiş. Benim işim değil ki, hasta çıkabilir, nitekim çıktı da. Görevlendirme yazısını getiren hademeye 'Ben gitmiyorum, istiyorsa kendisi çıksın sayıma' dedim. Bu kulağına gitmiş, yolda rastlaştık. Bana 'Sen böyle böyle demişsin, artık burada çalışamazsın, tayinini iste' dedi. Ben de 'Daha neler, bal gibi çalışırım' dedim Bana 'Bugünden itibaren benden çekeceğin var' dedi. Şuna bak, çocuk kavgası gibi. Ertesi gün bir yazı yazmış, bundan sonra köylere giderken ondan izin almamı ihtaren bildiriyor. Bu ihtaren lafına ben çok alındım. Ne suçum var da beni ihtar edi...

lösemi

Resim
Bugün soğuk algınlığı yakınmaları ile, fakat oldukça endişeli başvuran 30 yaşında bir psikolog muayeneye başlamadan önce "Benim geçmişimde geçirdiğim bir lösemi var da" dedi. "Kaç yaşında geçirdiniz?" diye sordum "10 yaşımdaydım, tedavi oldum" dedi Asistanığım sırasında pek çok lösemili çocuğun tedavisini üstlendiğimden o zamanki duygularını, düşüncelerini merak ettim, "Neler yaşadınız?"diye sordum "İlk başta çok korktum tabii, çünkü bu hastalığı sadece Türk filmlerinden biliyordum. Filmlerde çocuklar hep lösemi olup ölürlerdi . Bir de bana konulan tanıyı ailecek ilk kez vizit sırasında asistan beni hocaya sunarken duyduk , o da çok sarstı. Daha önce herhalde şüpheleniyorlardı ama kesin tanı olmadığınan bize birşey söylememişlerdi. Daha sonra tanı kesinleşince beni Dokuz Eylül Tıp Fakültesi'ne sevk ettiler. Oradaki doktorum bizi karşısına alıp anlatınca korkum geçti. Belki de bu yüzden Psikoloji okumayı seçtim" dedi "Hastane...

aa

Resim
Bugün karaciğer yağlanması nedeniyle yaptırdığı tahlillerini göstermeye gelen emekli bir banka müdürüyle sohbet ettik. Karaciğer yağlanması yıllar boyu tükettiği alkol yüzünden oluşmuş. Çalışırken sadece akşamları içermiş. Emekli olduktan sonra gitgide içkiye başlama saatini erkene çekmeye başlamış, en sonunda iş sabah kalkar kalkmaz içmeye varmış. Doktoru alkolü bırakman gerekir dediğinde üç yıl mücadele etmiş. Bir ay içmiyor, sonra nasıl olsa bıraktım deyip bir yudum alınca yine içmeye başlıyormuş. En sonunda alkolik olduğunu kabul etmiş, ve Adsız Alkolikler Derneğine başvurmuş. Derneğin nasıl çalıştığını sordum: Bu dernek ilk kez Amerika’da 1935’te bir doktor ve bir borsacı tarafından kurulmuş. Dünya çapında 2 milyondan fazla, İzmir’de Alsancak ve Karşıyaka’da iki şubesi varmış . Buraya gelenlere hiç bir şey sorulmaz, kayıt yapılmazmış. Derneğin kurucuları mecburen kayıt altına girmişler ama o kayıtlar da saklanırmış, ‘Adsız’ kelimesi bundan kaynaklanıyormuş. İstenirse sahte isimle ...

meteoroloji ve domuz gribi

Resim
Bugün elindeki pnömokok (zatürre) aşısını yaptırmak için başvuran bir meteoroloji çalışanına "Neden bu aşıyı yaptırmak istiyorsunuz?" diye sordum "Domuz gribi aşısını yaptırmak istemiyorum, baksanıza Başbakan bile yaptırmayacağını açıkladı. Diğer grip aşısından olayım dedim, o da her yerde tükenmiş. Eczacı bu aşıyı önerdi. Ölümler hep zatürreden olyor diye aklıma yattı, 47 lira verdim. Siz ne diyorsunuz?" dedi "Risk grubunda olmadığınızdan aşılanmanıza gerek de yok, yani isteseniz de domuz gribine karşı aşılanamazsınız. Öte yandan bu yeni aşının yan etki açısından diğer mevsimlik grip aşısından hiç bir farkı yok. Ortalıktaki bütün rivayetler özellikle medyanın cehaletinden ve sorumsuzluğundan kaynaklanıyor. Nitekim ben de bugün domuz gribine karşı aşılandım. Sıra okullara gelince çocuğuma da yaptıracağım. Elinizdeki aşıya gelince onun yan etkileri de domuz gribi aşısı ile aynı, ayrıca sizi domuz gribinin sonucu oluşacak zatürreye karşı korumaz. Bu sadece özel h...

basınçlı su

Resim
Bugün domuz gribi aşısı hakkındaakıl danışmaya gelen bir hastaya risk grubunda olup olmadığını anlamak için ne iş yaptığını sordum "Basınçlı araba yıkama makineleri üretiyorum" dedi "Kaç bar basınç oluyor onların içinde?" diye sordum "150 bardan 300'e kadar değişiyor" dedi "Ne kadar çokmuş, insanın üzerine gelse yaralanır" dedim " Tabi zaten üzerinde uyarı var, insana hayvana tutmayın diye. Basınçlı su çok güçlüdür, 4500 barda su ile 10 milimetrelik çeliği lazer gibi kesiyorlar" dedi Risk grubunda olmadığından muhtemelen kendisine domuz gribi aşısı yapılmayacağını, ancak aşıyla ilgili endişe edilecek bir durum olmadığını, ortalıkta çok fazla dezenformasyon olduğunu ama en sağlıklı bilginin Dünya Sağlık Örgütünün web sitesinden alınabileceğini, benim de bu sitedeki bilgilere göre kendime ve çocuğuma aşı yaptıracağımı söyledim.